25.04.2008


.


Şimdi bildiğimiz rüzgarlar, savrulan hayatlar, parça parça ulaşırken bütüne, geçmişin bunca yükünü nereye koyacaksın, gerçekler bazen bu kadar acıyken, tutunduğum hayalleri, saklandığım kıyıları, beklenen kahramanları, daha iyi oturtmuşsundur yüreğinde...


Ben nereye otururum bunca kalabalıkta o muamma...


Şimdi doluyor gibi zaman muamma, ıssızlığında bir başına ya da halvettir her sözün bitişi, başlangıcı avuçlarında. Kabuk kabuk geçer mi, dökülür mü gün gelir hapsettiğin ne varsa, geçmezse çoğalta çoğalta yeniler, bırakırım semaya kendimi.



Ne kadar değer kanatların acılara,

ya kanatların uzaktaysa,

getiren bildiğinde acılarını

yine değer mi

aynı acılara?



!






Hiç yorum yok: