3.04.2008

.


sıra dışı bir gün;


kaygılarım yok mu? Hepinizde olduğu kadar. Umutlarım yok mu? Hepinizden daha çok.


Sıra dışı bu günde, yürüyormuş gibi yaptığımı kimse fark etmiyor. Dönüp, bakıyorum; görmüyorlar. Sıra dışı bu günde yoksa görünmez mi oldum ki deyip, seviniyorum. Belki kanatlarımda çıkar. Uçarım. Hava serin o yüzden bugün uçmasam da olur.


Kimsesiz sokaklar geçiyorum, sebepler topluyorum. Beğenmediğim sebebi hop, denize atıyorum. Kimsesiz sokakların, denize kıyıları olur; deniz ise hepinizin bildiği deniz değildir, sıra dışı bir deniz, yani tasvirleyebileceğim hiçbir kelimeye sahip değilim, sadece sabah kahvaltısı hissi veriyor görüldüğünde, bu da çok göreceli bir kavram ama bana kalırsa o denizi görmek çok büyük mutluluk. Sebepleri boğuyorum denizde, şanslı olanlar yüzmeyi bilenler, tekrar kıyıya vardıklarında küçük birer uskumruya dönüşüyorlar.


gökyüzündeki çiçekleri toplamak istiyorum, sıra dışı gün olunca tüm çiçekler, kelebekler gökyüzüne taşınmışlar. Çimenler, çiçekler, kelebekler; o kadar güzel ki gökyüzü, boynum ağrıyor. Onca bulut nerede ki demeden, bulut tarlalarının yanına geliyorum. Ahşap çitlerle sınırları çizilmiş ucu bucağı olmayan bulut tarlaları, hasat zamanı köylüler yağmur toplamaya çıkıyorlar.


belki de yıllar sonra rastlarım sana burada, gün batımı tarlalarına bakar, severiz yüreklerimizi





!





.

Hiç yorum yok: